Kavanozdaki Cilt Bakım Ürünleri Sağlıklı Mı ?

Yol #1 Ürünler Bakterilerle Kirlenebilir

Parmaklarınızı bir kavanoza sokmak gerçekten iyi bir fikir olmayabilir. Ürünü zararlı bakterilerle kirletebiliriz ve sonuç olarak formülün dengesizleşmesine sebep neden olabilir. Çoğumuz cildimizde bakteriler taşırız.

Çoğu zaman bunların bize hiçbir zararı olmaz. Ancak parmaklarınızı kavanoza sokarak bu bakterileri yüz kreminize dahil etmek, kreminizi bir kültür ortamına dönüştürebilir ve bu da bakterilerin çoğalmasına olanak tanır. Bir araştırmacı ekibi, içinde ne olup bittiğini görmek için mağaza "test" ürünleri üzerinde bir çalışma yürütmüş.

Ve mağazaların en yoğun günlerinde ürünlerin %100'ünün kirlenmiş olduğunu keşfetmişler. Açıkçası, evde kendi ürünlerinizi kullanıyorsanız bu düzeyde bir kirlenme pek olası değil. Ancak parmaklarınızı her gün bir kavanozun içine daldırıp çıkarmak bakteri üremesi riskini doğal olarak artırır ve bu bakterilerin bir kısmını cildinize aktarabilirsiniz.

Kızarıklıklar, akne ve enfeksiyonların hepsi bu durumun olası sonuçlardır. Bakteri yüklü bir ürün daha az etkili olabilir. Bir kremde bakteri bulunması ortamın pH'ını değiştirebilir.

Pahalı bazı aktif bileşenler yalnızca belirli bir pH'ta çalışır.

Yol #2 Bileşenler Oksitlenebilir ve Bozunabilir

Kavanozlar, formülü her kullanımda ışığa ve havaya maruz bıraktığı için bileşenlerin daha hızlı oksitlenmesini yani bozulmasını tetikler. En iyi ihtimalle, bozulmuş bileşenlere sahip bir ürün daha az etkili olacaktır. En kötü ihtimalle ürün serbest radikaller üreterek cildiniz için kötü olabilir.

Örneğin retinolü ele alalım. Cilt bakımında en iyi bilinen aktif bileşenlerden biridir, ancak aynı zamanda son derece dengesizdir. Retinol ışığa ve havaya maruz kaldığında bozunduğunda biyolojik olarak etkisiz hale gelir.

C vitamini ayrıca oksidasyona karşı oldukça hassastır. En güçlü formu olan L-askorbik asit, ışıktan, ısıdan ve havadan korumak için her zaman opak, hava geçirmez bir kapta paketlenmelidir. Oksitlendikten sonra koyulaşır ve eritruloza dönüşür.

Bu da aslında serbest radikallerin üretimini arttırı yani bir antioksidandan beklediğinizin tam tersidir. Ancak dikkatli paketleme gerektiren tek şey aktif bileşenler değildir. Cilt bakım ürünlerinde yaygın olarak kullanılan birçok bitkisel yağın da oksidasyona yatkındır.

Bir yağın ne kadar çabuk oksitlendiği, yağ asidi bileşimine (doymamışlık derecesi) ve ısıya ve ışığa maruz kalmasına bağlıdır. Kavanozlar, uçucu, dengesiz çoklu doymamış yağlar için en iyi ortam değildir.

Cilt Bakım Ürününüzden Bakterileri Nasıl Uzak Tutarsınız

• Bir seçenek:

  Dokusu yeterince inceyse, onu havasız bir pompayla yeniden doldurulabilir bir kaba aktarmak. Fakat bu gerçekten uzak bir tasviye. Drunk Elephant'ın kullandığı, aşağı itmeli pompalara sahip kutular kullanabilirsiniz.

• Başka bir seçenek:

  Ürünü parmaklarınız yerine dağıtmak için bir aplikatör kullanın. Günümüzde, birçok krem aslında bir aplikatörle geliyor, ister basit bir plastik spatula ister daha süslü bir kaşık veya çubuk olsun. Her kullanımdan sonra bunu dezenfekte etmek de iyi bir fikirdir.

Cilt Bakım Ürünlerinizin Oksidasyonunu Nasıl Önleyebilirsiniz

Kavanozlardaki cilt bakım ürünlerinizin çok çabuk "bozulmasını" önlemek için, onları ısıdan ve güneş ışığından uzak, serin ve karanlık bir yerde saklayın. Kullanımdan sonra kapaklarını hemen kapattığınızdan ve kapakları asla açık bırakmadığınızdan emin olun. Formüllerinizi de akıllıca seçmelisiniz.

Aktif içerikleri olmayan sade bir nemlendirici krem kullanıyorsanız, cam kavanozda paketlenmişse çok fazla risk yoktur. Endişelenmeniz gereken şey formüldeki yağların yağ asidi profilidir. Doymamış yağlar açısından zengin cilt bakım ürünlerinin daha çabuk bozulacağını unutmayın; özellikle cam kavanozda paketlenmişlerse.

Genel bir kural olarak, formülün yaklaşık %80'ini oluşturan ilk beş içerikte bu yağları içeren kremlerden kaçınabilirsiniz. Retinol veya C vitamini gibi aktif içeriklerden sonuç almak istiyorsanız, kavanozda satılan formüllerden kaçınmanız daha iyi olur. Havasız pompalı koyu renkli şişelerde gelen serumları veya losyonları tercih etmek daha doğru olacaktır.

Böylelikle bu aktif içerikler cildinize daha kolay nüfuz etmekle kalmayacak, aynı zamanda bu tür ambalajlarda daha kararlı ve etkili kalacaklardır.